

Tüketici Hak Arama Derneği Genel Başkanı ve Tüketici Birliği Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı Nihat Altay; “Ticaret Bakanlığı’nın gündeminde olan market markalı ürünlerin satışına kısıtlama getirilmesine dair taslağın fikri; kimden, neden ve nasıl bir gerekçe ile çıktıysa çok yanlış bir uygulama olacaktır”, dedi.
Altay yaptığı yazılı açlıklamada, “Öncelikle tüketicilerin daha uygun fiyatı olan ürünü tercih etmesinin kime ne zararı olabilir ki! Ürüne ucuz fiyata ulaşıldıktan sonra market veya ürün ismi önemli mi?
Market markası, uygun fiyatlı ürünlerin satın alınması, ürün çeşitliliğinin ve seçim imkanının daha fazla olması, ulusal markaların yerine ikame markların elde edilebilmesi ve alışverişin artması işlevini yerine getirdiğinden tüketici açısından önemlidir. Bu nedenle market markalarına müdahale tüketici aleyhine olacaktır.
Marketin kendi ismi ile ürettiği ürünü almak veya almamak tüketicinin tercihine bırakılmalıdır. Bir marketin adının geçtiği 1 kilogram çay hem kaliteli hem de ucuz. Ben o çaydan başka tercih etmiyorum. Bu tercihime müdahale yerine saygı beklerim. Başka bir örnek; kendim gözlemlediğim bir markette satılan ürün 1 lira iken aynı ürün başka bir markette 2,65 liraya satılıyor. Bazı durumlarda ise firmalar market ürünüyle rekabet edemediğinden kendi ürünlerine yüzde 30’a yakın indirim yapıyor. Buda tüketiciye avantaj sağlıyor. Bu nedenle tüketicinin tercihlerine hiç kimse müdahale etmemelidir.
Tüketici için yerel, ulusal, zincir veya marka fark etmiyor. Çünkü cebini düşünüyor. Tüketici bütün marketleri tek tek dolaşarak alışverişini yaptığından, hangi ürün markette, mağazada veya AVM’de 1 kuruş bile ucuzsa veya nerede “gerçek” indirim varsa oraya yöneliyor. Deterjan dahi internet üzerinden alınıyorken, bazı ürün satışlarına kısıtlama getirmek hiç bir souna çözüm olmaz”,dedi.